Kara para iddialarının ardından abartılı harcamalar yapanlar “izaha davet” edilecek. Kamuoyunda yeni bir “Yeniden Buldun Yasası mı geliyor?” sorusu akıllara geldi.
Dilan-Engin Polat, Kıvanç-Beril Talu, Mine Özkan, bankacı Seçil Erzan vakaları Türkiye’de kara para iddialarını daha fazla gündeme getirdi.
Dilan-Engin Polat çifti gibi kişilerin lüks hayat tarzları ile yaptıkları harcamalar kamuoyunda “Nereden geliyor bu değirmenin suyu?” sorusunu daha fazla sorulur hale getirdi.
Kamuoyunda yükselen tepkilerin ardından hükümet harekete geçti.
Tüm bu örneklerin çoğalması üzerine, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in talimatı ile 2020’de Vergi Usul Kanunu’nun içine giren “İzaha davet” müessesinin kapsamının genişletilmesine karar verildi.
Söz konusu gelişmeyi yeni bir “Yeniden Buldun Yasası mı geliyor?” olarak yorumlayanlar oldu.
Öncelikle bir dönem ülkedeki bir numaralı gündem olan Yeniden Buldun Yasası’nın ne olduğunu hatırlatmak gerekiyor.
Yeniden Buldun Yasası, 1998 yılında dönemin başbakanı Bülent Ecevit’in döneminde, Zekeriya Temizel’in ekonomi bakanlığı döneminde çıktı.
Uygulamanın 1 Ocak 1999’dan itibaren yürürlüğe girmesi kabul edildi.
“Mali Milat” olarak kabul görülen 2.Uyum Paketi ile yürürlüğe giren yasa kazançların kaynağının ve vergisinin ödenip ödenmediğinin sorgulanmasına olanak sağlıyordu.
Ancak “mali milat” uygulamasının insanlarda çekingenlik yarattığı, çok kimsenin varlığını belgelemekten korktuğu, çok kimsenin de paralarına el konulacağı korkusuyla, paralarını yurtdışına kaçırdığı veya yastık altına sakladığı iddia edildi.
Bunun üzerine dönemin hükümeti yasanın uygulanmasını 1 Ocak 2003 tarihine kadar erteledi.
2002’de iktidara gelen AK Parti hükümeti döneminde de aktif uygulanmayan yasa Gelir Vergisi Kanunu’nun, 82/2. maddesinin, 9 Ocak 2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 4783 sayılı Kanun’la da kaldırıldı.
“YENİ DÜZENLEMENİN “NEREDEN BULDUN’LA İLGİSİ YOK”
Yapılan son düzenlemenin Nereden Buldun Yasası’yla ilgisi olup olmadığını ve yasanın uygulanmasında neden sorun yaşandığını 2002 yılında DSP-MHP-ANAP koalisyon hükümetinde ekonomi bakanlığı yapan Masum Türker’e sorduk.
Yapılan son düzenlemenin Yeniden Buldun Yasası olmadığını söyleyen Türker, son düzenlemeyle alakalı olarak “Son düzenleme zaten üç dört yıldır var. Bakan biraz daha genişleteceğiz diyor. Mükellefin lehine bir durum. Bir inceleme başlatmadan gel açıklama yap ben anlamadım diyor” dedi.
“1960’LARDA REVİZYON VARDI”
Bu sistemin 1960’larda da olduğunu söyleyen Türker, “Adı revizyondu o zaman. Kullanılmıyordu. Sonradan bunu yeni isimle getirdiler. Vergi dairesi memurlarına beyanname verildiğinde memurlar çağırırlar bize açıklama yap derlerdi. O zaman adı revizyondu. Şimdi adı izahat verme oldu. Çok insan geçmişi bilmediğinden revizyon kavramının nereden geldiğini bilmez” diye konuştu.
İNCELEME BAŞLATMADAN İZAHA ÇAĞRILACAK
Türker, son günlerde gündeme gelen izaha davetin epeydir olduğunu kaydederek, “İzaha davet demek vergi inceleme elemanları olmadan o beyannameye bakan vergi memurlarının mükellefe gel açıklama yap demesidir. Türkiye’de ilk vergi denetiminin başlangıcı bu şekildedir. İnceleyip ceza kesmek değil mükellefin çağırılıp açıklama yapması, vergi revizyonu şeklindedir.”
1960’LARDAKİ HİZMET BEYANI DA PARALARA EL KONULACAK KORKUSU YARATMIŞTI
Geçmişte eleştirilere maruz kalan Nereden Buldun Yasası’nın kötü bir yasa olmadığını söyleyen Türker, “1960 İhtilali’nden sonra vergi kanunları değişirken ‘Hizmet Beyanı’ diye bir vergi güvenlik önlemi geldi. O zaman dedikodu yaydılar askeri hükümet paralarınıza el koyacak diye. Onun için kimse servetini beyan etmedi” hatırlatmasında bulunduktan sonra sözü tekrar Nereden Buldun Yasası’na getirdi ve şöyle dedi:
“NEREDEN BULDUN YASASI 1998 KRİZİNDEN KURTARDI”
“Bu yasa ile yıllar içinde birikiminizi vergi dışı kazancınızı beyan ederseniz bir sefere mahsus vergiden affedileceksiniz dendi. Faydasını şöyle gördük. O tarihte Uzakdoğu’da yaşanan krizden dolayı yatırımcılar para çekişleri oldu yatırımcıların. Türkiye’den 7 milyar dolar para çıktı ancak yasa ile gelen 6 milyar dolar sayesinde 1998 krizini yaşamadı, 2002’ye ertelendi.”
“MEVCUT İKTİDAR DA NEREDEN BULDUN YASASINI VERGİ AFLARIYLA UYGULUYOR”
Günümüzde iktidarın da 15-20 yıldan beri “Vergi afları” adı altında bir çeşit Nereden Buldun Yasası’nı uyguladığını öne süren Türker, “Nasıl kullanıyor denirse vergi affı çıkarıyor. ‘Yurtdışındaki paranızı beyan ederseniz çok cüzi bir cezayla affedeceğim’ diyor. Neden bu yola başvuruyorlar. 1998’deki krizden Nereden Buldun Yasası ile gelen 6 milyar dolar sayesinde kurtulduğumuzu bildikleri için kendileri ‘Nereden buldun’ demiyorlar vergi affı diyorlar” şeklinde konuştu.
GAZETECİLERİN TELİF ÜCRETİ VERGİLENDİRİLECEK DENİNCE
Nereden Buldun Yasası’nın çıktığı dönemde kamuoyundan da destek bulduğunu iddia eden Türker, yasaya yönelik en büyük muhalefetin sonradan medyadan kaynaklandığını öne sürdü ve buna dair şu iddiada bulundu:
“Gazetecilikte hizmetlerin bir kısmı telif adı altında ödeniyordu. Yasa ile telif ücretleri de vergilendirilecek denilince aleyhine propaganda yapıldı, iktidar ve muhalefet ayağa kaldırıldı. Sonra zaten döndüler onu stopaja dönüştürdüler. Yani dediler ki ödemeyi yaparken stopajı yapılırsa vergiden muaf olacaksınız derdi. Gazetecilerin beyanname vermesi ortadan kalktı. Nereden Buldun Yasası aleyhindeki propagandanın nedeni buydu. Yoksa yasanın hiçbir kötü tarafı olmadı. Tam tersine faydası oldu. 6 milyar dolar tahsil edildi, 1998 krizinden çok zarar görülmedi.”
“PARA GELSİN DE GEREKİRSE YASAL OLMAYAN YOLDAN GELSİN DENDİ”
Mali hukuk uzmanı Prof. Dr. Murat Batı ise Nereden Buldun Yasası’nın ülkeye döviz girişini aksatacak iddialarıyla işlerlik kazanamadığını söyleyerek, “Biz ne olursan ol gel anlayışıyla hareket ettik. Para gelsin de gerekirse yasal olmayan yollardan gelsin, önemli olan döviz girişi, sorgulamayacağız dendi. Peş peşe çıkarılan yasalarla ve aflarla o paraları bugüne kadar getirildi” dendi.
“SON DÜZENLEMEYLE KENDİ KENDİNİZİ GAMMAZLAMANIZ İSTENİYOR”
Batı da son düzenlemenin Nereden Buldun Yasası’yla ilgisi olmadığını, hali hazırda olan bir uygulamanın genişletilmesinin amaçlandığını kaydederek, “Vergi dairesinin sizin hakkınızda şüpheleri varsa inceleme başlatmadan sizi izaha çağırıyor 30 gün içinde geliyorsunuz. Size bazı sorular soruluyor, ‘Vergi kaçıyor musunuz?’ diye. Kendi kendinizi gammazlamanız isteniyor. Sahte vergi olduğu kanaatine ulaşırsak sizi incelemeye sevk ediyoruz diyorlar” diyerek sözlerini bitirdi.
“TÜKETİM ÜZERİNDEN DEĞİL GELİR ÜZERİNDEN VERGİLENDİLMELİ”
Ekonomist Prof. Dr. Aziz Konukman da son yapılan düzenlemeyi eleştirerek, gelir üzerinden değil tüketim üzerinden vergilendirilme yapılmaya çalışıldığını kaydederek, asıl olan gelir üzerinden vergilendirme yapılmasının olduğunu söyledi.